Gıda Arzı ve Toplumsal Sınıf Yapısı Değişimi yaratan, kırda bayırda dolaşıp kelebek peşinde kosan adamı zincire bağlayan, insanin sürekli hazır gıdaya ulaşma isteği ve mecburiyeti olmuş. Stoklama, biriktirme ve bunun bir adim ötesi açgözlülük toplumları değiştirmeye başlamış. Yani kendi ayağımıza sıkmışız. Aç kalma korkumuz bizi köleleştirmiş. Bu toplumsal yapıların, yani sınıfsal ayrışmaların ve uzmanlaşmaların tetikleyicisi ise tarımın meydana getirdiği artı değer olmuş. Bu bölümde gıda üretim tekniklerinin toplum yapılanını nasıl değiştirdiğine ve bu gıda üretimi tekniklerin insan toplulukları arasında neden farklılık gösterdiğine yakından bakacağız. Amacımız burada da birbirinden çok farklı sosyal dokular sergileyen toplulukların aslında nasıl tek bir mekanizma tarafından şekillendirildiğini göstermek. Bu yöntemle de sosyal olaylara mekanik bir neden sonuç ilişkisi penceresinden bakabilme yetisi edinmek. Gıda arzı ve toplumsal sınıfların gelişimi Avcı toplayıcı
Görüş ve düşüncelerimiz belirli bir uzmanlığın değil cesaret-i cahiliyenin yansımasıdır. Sürekli değişen ve dönüşüme tabii olan dünyada üretilen çoğu düşünce de esasında cehaletin ifşasıdır. Kim bilir belki de değişimi gören ''Kratylos'' gibi konuşmayı ve yazmayı bırakıp sadece parmağımızla olguları işaret etmemiz daha doğru bir yaklaşımdır.